İtikâf kelime manasıyla bir yere kapanmak ve inzivaya çekilmek demektir. Bu anlamlarının yanı sıra kişinin kendisini sıradan davranışlardan uzak tutmasını da ifade etmektedir. İtikâf ibadetini icra eden kişiye ise mu’tekif denir ve Mu’tekif’in amacı Hak ile beraber olmaktır. Dolayısıyla İtikâf, Kadir gecesini de ihya etme umuduyla yoğun ibadetle geçirilen tanımlanmış bir uzlet biçimidir.
İtikâf ibadetinin gayesinin dünyayla ilişkileri en az seviyeye indirerek insanın kendisiyle baş başa kalması, daha fazla ibadet ve dua ile meşgul olması, çokça tevbe etmesi ve Allah’a daha çok yakınlaşması olduğu söylenebilir. Bu bağlamda itikâfa giren kimse bir bakıma dış dünya ile irtibatını kesmiş, kendini ibadete, Kur’ân tilavetine, zikir ve fikre vermiştir. Nefse belli bir ölçüde gem vurulduğu, kalbin nurlanıp, zihin durulduğu itikaf, teslimiyet ile ibadette bulunulması ve mânevi olgunlaşmanın vesilesidir.
İtikâf, Allah hariç, kalbin her şeyden uzaklaştığı, ihlâs ve samimiyet gerektiren bir ibadet ve en değerli ameldir. Rasulullah, Ramazan’ın son on gününe eriştiğinde itikâfa girmiş ve “Kadir gecesini Ramazan’ın son o günü içerisinde arayınız” buyurmuş ve itikâfın Kadir gecesine erişmek için büyük fırsat olduğunu işaret etmiştir. İnsanın bu zaman diliminde özellikle kaza namazlarını eda etmesi, kendisini hesaba çekmesi, tövbe ve istiğfarda bulunması, dünyalık koşuşturmalarla yorulan ruhunu ve bedenini dinlendirmesi gerekir. İtikâfta geçen tüm zaman ibadete harcandığı için uyumak, uyanmak da ibadet hükmünde olur. Ayrıca itikâftaki kişi Yüce Allah’ın (c.c.) misafiri sayılır. Allah kendisine misafir gelen kuluna ikramda bulunur.
İtikâf Rabbin kalesine sığınmak demektir, bu kaleye sığınan insan, güven ve emniyet içindedir.
İtikâf; faniden ayrılıp baki olanla buluşmadır. Bedeni, maddeyi ve çürüyüp gidecek olan her şeyi bırakıp Rabbe yönelmektir. İtikâf, kendini hesaba çekmenin adıdır, nefis muhasebesinin göstergesidir. İtikâf; nefsini stediği yiyeceklerden vazgeçip, birkaç hurma, su, yoğurt gibi gıdalarla maddi manevi doyasıya doymaktır. İtikâf, başkalarının uykuda olduğu anlarda kulun Rabbine arz-ı hal ettiği özel randevu anlarının zeminidir. İtikâf, Allah ile barışık olma halidir… O´nunla beraber olma çabasıdır…
“Hiçbirşeyim yok Allah’ım benim, yalnız senden başka.. Yalnız sana Hamd eder, yalnız senden isterim... Allah’ım! Ben geldim...”
Zeynep Işık Büyükbay